Güven...

Güvenmek insan ilişkilerindeki en önemli öge bence. Yalan söylemek... O bu şu yalan söylesin ne önemi var ya da doğru nedir ki gibi önermelere dalmıyorum hiç. Gayet basit, ne anlarsan öyle türünden; güven önemlidir.


Karşımdakiyle konuşurken ve ben o insanı hiiç birşey için zorlamadığım, sorgulamadığım bir anda kısaca karşımdaki benimle konuşmaya mecbur olmadan o bana gelip konuştuğunda, ben o insanın her söylediğine inanırım. Ne bahsedilir ki o konuşmada; o gününün nasıl olduğu, hayatından enstantaneler, yapmak istedikleri, düşleri falan filan... Böyle bir rutinde neden yalan söylersin ki? Ya da daha doğrusu o insanı kullanırsın ki?

Kişilik bozukluğu...Hmm olabilir. Kırılan güven, en çok o insana zararlı döner benim dünyamda. Tıpkı bu haftasonu olan hikaye gibi. Cinsel sağlık üreme sağlığı konularına önem veriyorum, herşeyi yaparım... Haftasonumu p.ç etmek de bunun çoook basit bir örneği. Bu konulara önem verdiğini söyleyen herkese de inanırım, neden inanmayayım ki ben mi zorluyorum öyle söylemesi için?

En çok da kırılma noktalarımızdan biri bizi vurursa yaralanırız değil mi? Bir defa bağışıklık kazanınca bir sonraki tehlikeyi hem başarıyla görürüz hem de ilki kadar salak gibi hissettirmez bize kendimizi. 

Nihayetinde yaptığım iş içinde de güven sorununu yaşadımm, sindirmeye çalışıyorum. Şu dakikalarda vaktimi, kendisine hayatı zehir etmek ile harcıyorum.  

Bu insanlar ne düşünüyorlar acaba? Suratlarına vurmadığımız için hala yediğimizi, kandırabildiklerini mi düşünüyorlar? 

kimseye güvenmem ama herkese güvenirim tarzında bir özelliğim var. Güvenmek kadar güzel ne var ki? Ben histeri yerine güveni seçeceğim yine... Her zaman... Ancak güvenimi s.tip atanlarında bunun bedelini ödemelerini istiyorum.

0 comments:

Copyright © 2008 - Nobody's Wife - is proudly powered by Blogger
Blogger Template