Bakireler Yaşadı... Bekaretini Kaybedenler de Üzülmesin ama...

Flaş flaşş flaşş! Natalie kardeşimin kızlık zarına 3.8 milyon dolar değer biçen amcanın aldığı gizli bir telefon sonrasında teklifini geri çektiği ve hemen Türkiye'ye gelmek için en kısa zamanda uçakta yerini ayırttığı öğrenildi. Halletmesi gereken acil işlerini halleder halletmez 3 aylığına Türkiye'de gelecek olan adını vermek istemeyen bu iş adamı, telefon ederek kendisini aydınlatan "bir dost" a  şükranlarını sundu.

İş adamı; Aldığım o muhteşem telefon ile aydınlandım resmen. Şahsen ben koleksiyoncu bi insanım, kızlık zarı denen şeyin de sırf koleksiyonunu yapmak için o kadar para verdim. Anlayın artık antikaya ne kadar değer veriyorum. Ancak kendisine bir dost denilmesini isteyen kardeşim beni arayarak, "abijim senin paran boşa gitmesin, Türkiye die bi ülke var burda kadınların bekaretine öyle bir değer veriliyo ki "namus" diye bir şeyin hatrına ölümüne saklanıyor. Bence sen gel, paranla bolca bulursun burda" dedi. Ben de bir an düşündüm, hem değişik bi ortam temiz hava da alırım diye teklifimi geri çektim dedi.

Bunun akabinde harekete geçen Türkiye Devleti, bekaretin korunumu yasasını meclisten geçirmeyi başardı. Böylece kızlarımız için namusun kuru kuruya gitmeyeceği anladıklarını söyleyen devlet yetkilileri, amerikalı olan bu iş adamının türk soyu için bir tehlike olduğunu belirttiler. 

Yooo yoooo devlet kızlarımızla yatmak için değil, kızlarımızın yüce kızlık zarlarını korumak için bu yasayı oluşturdu. Buna göre, 1 Ocak 2009 tarihi itibariyle halen daha bakire olan kızlarımıza bekaret aylığı bağlanıyor. Ücretin daha sonra belirtileceğini söyleyen yetkililer, bakire olmayan kızlarımızın da üzülmemelerini, eğer kimseyle birlikte olmazlarsa da diğer kızylara verilen aylığın 1/3'ü ne tekabül eden bir değeri alabileceklerini söylediler. 

Herşey Vatanımızın Namusu İçin;

Teyyiiiippp bir basın açıklaması yaparak, 3 çocuk önerisinden henüz vazgeçmediğini ancak bunu yalnızca şimdiye kadar evlenmiş çiftlere bıraktığını ve genç, taş kızlarımızın asıl görevininse münasip bir Türk bulana kadar (evlenecek tabi ki) bekaretlerini korumalarını istediğini söyledi. 

Kızlarımızın örgürce devletlerinin kucağına oturabileceğini söyleyen teyyip, amerikalıya pappuççç bırakmayızz didi.

Bu gelişmelerin ardından Amerikalı iş adamından henüz haber alabilmiş değiliz ancak Natalie ile görüştüğümüzde, kendisi tam anlamıyla dumur olduğunu belirtti. 

Tüm bu olanlar karşısında kafası iyice karışan yurdum kadınları da, uleyn ne zarmış bea diyip iç geçirmeye devam ettiler. 

Bu konu bitmez...